Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mustafa Bülent Ecevit'in (Karaoğlan'ın) Hayatı

Mustafa Bülent Ecevit 28 Mayıs 1925’te İstanbul Beşiktaş’ta doğdu. İstanbul ve Ankara Konservatuarları’nda öğretmenlik yapmış olan annesi Fatma Nazlı Hanım Türkiye’nin ilk profesyonel kadın ressamlarındandır. Babası Ahmet Fahri Ecevit, Ankara Hukuk Fakültesi’nde adli tıp profesörlüğü yapmış, 1943’te CHP’nin Kastamonu milletvekili olmuştur. Liseyi Robert Kolejinde, edebiyat kolunda okuyan Ecevit, 1944’te bu okulu bitirdi. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’ne bir süre devam etti. Hint ve Doğu felsefesiyle ilgileniyordu. 1944’te Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nde çevirmen olarak başladığı çalışma hayatına, 1946’da Türkiye’nin Londra Elçiliği Basın Ataşeliği Katibi olarak devam etti. 22 Ağustos 1946 tarihinde Zekiye Rahşan Aral ile evlendi. İngiltere’de bulunduğu yıllarda Londra Üniversitesi’ne kayıt yaptıran ve burada İngiliz dili ve edebiyatı, Sanskritçe, Bengalce ve sanat tarihi üzerine eğitim aldı ancak eğitimini tamamlamadı. Katiplik görevinden 19

Sömürünün Her Türlüsü Yanlıştır

Karanlık... kopkoyu bir karanlıktı onu kabuslarla dolu bir uykuya sürükleyen ve bilmiyordu henüz, gecenin en koyu halinin; aslında güneşin doğmasına en yakın an olduğunu. Küçücük bir kızdı önce... Dört; ya da beş yaşlarındaydı. Ailece görüştükleri bir tanıdıklarının on sekiz yaşındaki oğlu, onlara her gittiklerinde; gülümseyerek, erkek kardeşiyle kendisini çağırıyordu. "Hadi benimle gelin, sizi gezdireyim Elka..." Erkek kardeşiyle birlikte, masumiyetin en saf haline bürünmüş iki çocuk... Uysal, çekingen, saf... Kabul ediyorlardı bu isteği her defasında. Her defasında korkarak... Adı Tokab olan bu on sekizlik genç, Elka'yı ve kardeşini ormanlık alandaki tepelere doğru götürüyordu. Tepeler... Kimseciklerin olmadığı ıssız tepeler... Çığlık atsalar, kimselerin duyamayacağı tepeler... 

Vegan Olmak ADALETLİ Olmaktır

Vegan olmak, hiç bir kızgınlık; öfke; ya da saldırı duyguları barındırmamak demek midir? Vegan olmak, yapılmış olan bütün o haksızlığa susup; pasif kalmak ve hatta affetmek demek midir? Vegan olmak melek olmak demek midir? Evet, vegan olmak; melek olmak demektir; ama sadece meleklere, masum olanlara melek olmak demektir. Vegan olmak, herşeyden de çok, ADALETLİ OLMAK demektir. Vegan olmak, masum olanın, savunmasız ve iyi olanın yanında olmak; hayat kurtarmak; aynı zamanda da, güçlü bir iradeye sahip olmak; nefsinin efendisi olmak demektir.

Vegan Melekler

İğrenç -ÇOK İĞRENÇ- Öykü Bu gün, yine yağmurlu bir gündü. Gökyüzünden bir kaç vegan melek inmişti yeryüzüne. Bir tanesi, odamın açık penceresinin pervazına konmuş, benimle birlikte yağmurun rüzgarla olan dansını seyrediyordu tatlı tatlı. Saat henüz sabahın altısını gösteriyordu. O gün evimize ces etçil misafirlerimiz gelecekti. Onları her seferinde bütün kibarlığımla, en iyi şekilde ağırlamış olmama rağmen, son ziyaretlerinde veganların geviş getiren inekler olduklarını söyleyip dalga geçmişti benimle. "Siz ot yiyen, geviş getiren ineklersiniiiiiizzzzz… ineklersiniiiiiizzz… geviiişşşşş…. gevişşşşş….." sesinin kahkahalarıyla karıştığı ürkütücü yankısı hâlâ kulaklarımdaydı.