Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Gündem etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Hayret Ediyorum...

Kendi memleketlerine bayram tatiline giden ve 3000 tl bayram harçlığı alan Suriyeli'leri mazlum diye lanse edenlere Hayret Ediyorum Lafa gelince “bu ülkemin %99’u Müslüman” diyenlerin; oya gelince “çalıyor ama çalışıyor” demelerine Hayret Ediyorum Halen israfin, adam KAYIRMANIN, nepotizm ve klientalizmin nirvanasını yaşayan partinin savunmasını yapan asgari ücretlileri görünce Hayret Ediyorum Ankara'daki sellerden sonra Ak Parti belediyeciliktir diyebilenlere Hayret Ediyorum Beka deyip deyip Kürdistan şehitleri için saygı duruşunda bulunanları gördüğümde Hayret Ediyorum Cehalete karşı sabırlı durabilen insanlara Hayret Ediyorum Yarın Suriye'li sürüsünden ordu kurarlarsa kimse şaşırmasın. Boru değil 7 milyon Suriyeli olduğu söyleniyor. Bunların kaçı cihatçı emekli İŞID'çi biliyor muyuz? Yarın tecavüzler, gasplar, cinayetler her türlü pislikler artacağını bile bile duruma sessiz kalan yöneticilere Hayret Ediyorum Emeklilere halen

Hans Hasan'ı çok kıskanıyor

Tüm iktidarlar korku psikolojisini kullanarak varlıklarını sürdürmeye çalışırlar ve bunun temelini de biz gidersek siz yok olursunuz mantığına dayanırlar. Özellikle hayatı televizyon başında geçen insanları manipüle etmek için çok kullanılan yöntemlerden biri de yabancılar sizi kıskanıyor algısını oluşturmaktır. Çoğu zaman şak şakçı yandaş medya da bunun için hiç bir yerde rol alamamış iki üç aktöre yurt dışından gelmiş süsü vererek röportaj yapar ve istediklerini söylettirerek algı operasyonlarını yaparlar. En çok kullanılan ise bak Avrupalı'lar bizi çok kıskanıyor! lafıdır ki duyduğumda gerçekten şaşırıyorum. Anlıyorum manipülasyon olduğunu da bari bu kadar abartmayın. Bunlara inanan var mı diye merak ediyorum. Arada özellikle yaşlı insanlarla konuştuğumda bu sözleri duyuyor olmak gerçekten inanlar olduğunu da ortaya çıkarıyor. En azından belki bu yazıyı da okuyan vardır diye bir örnek vermek istedim. Hans ülkesinin ürettiği 15000 € luk sıfır araçtan 1 tane alı

Yerli Tohum 'Kullananlara' Yapılan İşkenceler!

Yerli tohumun yasaklanması sizce hangi yerli milli kalıplarında değerlendirilebilir? Sizce burada bir problem yok mu? Senelerdir Türkiye'de en çok tartışılan konulardan bir tanesi İsrail dayatması tohum politikası. Seneler içinDE bu bereketli toprakların içine eden İsrail tohumları maalesef son 15 yılda bir çok hastalığın da habercisi. İnsanlar GDO'lu tohumlardan üretilen yiyeceklerle maalesef bir gıda terörü ile karşı karşıya. Hem da savunmasın ve tam YALIN haliyle. Toplum buz dağının görünen yüzünün olabileceğinin bile farkında değil. Çok güvendikleri asrın liderinin yol, köprü, tünel, cami, hastaneler, hapishaneler yapıyor. Yerli milli söylemi geliştiriliyor. Bunun yanında yerli tohum yasaklanıyor. Sizce bir tezat yok mu burada? Yada reisi bide bunlar mı kandırmışlar? Çocuklarının sağlığını düşünebilecek, geleceğin içine etmenin cezasını verecek refleksi bir gün gösterir miyiz bilmiyorum. Bence yapılan bu zihin kontrolünden sonra maalesef çok zor. Mangurtl

Vatanseverler Nasıl Darbeci ve Terörist Oldu?

15 Temmuz 250'den fazla kişinin hayatını kaybettiği bir iç savaş denemesi ve darbe girişimi idi. Darbeciler sahada aldıkları yenilginin intikamını ise milli istihbarat teşkilatının PKK terör örgütü içerisine yerleştirdiği elemanlarını ifşa ederek acımasızca infaz edilmelerine neden oldular. Bir çok istihbarat ve askeri kaynaklar darbe girişiminden sonra PKK terör örgütü içerisindeki 200'den fazla istihbaratçının infaz edildiğinden bahsediyor. İşin kötü tarafı ne biliyor musunuz? Aynı taktik 31 mart seçimlerinde bir kaç oy daha fazla alabilmek için tekrar yapıldı. Neden biliyor musunuz? Sırf içi boş beka söyleminin altını doldurabilmek için.... Daha önce devlet adına terör örgütlerinin içine sızmış ve bu devlet için hayatını, ailesini, çocuklarını tehlikeye atmış vatansever ajanlar sırf İyi Parti ve CHP'den meclis üyesi oldular diye terörist yakıştırması yapılarak karalama yapıldı. Esas mesele nedir bir daha açıklayayım. Özellikle, İYİ Parti listelerinde o

Veritabanı Kopyalamak Caiz midir?

Hayatında veritabanı duymamış ve ne olduğunu bilmeyen cahiller veritabanı kopyalanmasına tepki gösterebilir. Son zamanlarda sosyal medyada gördüğüm kadarıyla ağzına gelen konuşuyor ve konuyla ilgili saçma sapan yorumlar yazılıyor. Hatta bir çok yazılı ve görsel basını incelediğimizde de konuyla yakından uzaktan ilişkisi olmayan teknoloji fukaraları sırf ağızları var diye konuşuyor veya klavyeye basabildiği için saçma sapan yazılar yazıyor. Bu noktada önemle vurgulamam gereken bir kaç husus var. Dışarıda konuya hakim olmayan kişiler, tüm devlet kurumlarında her hafta yedekleme yapıldığı için verinin kopyalandığını bilmezler. Hatta veritabanlarıyla birlikte sunucular da imajlarını alınarak yedeklenir. Veri her hafta yedeklenirken artımlı yedekleme yapılır. Bu yüzden kopyalarda tüm veri bulunmaz. Ama bazı durumlarda veya belirli aralıklarla (genellikle ayda bir) tam veri kopyalaması da yapılır. Bunun bir amacı da yapılan hatalı işlemlerde geri dönüş noktaları oluşturabilmek

Kılıçdaroğlu’na Saldırının Teşhisi

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan saldırıyı doğru teşhis etmek lazım. Seçim kampanyası boyunca halkı kutuplaştırıcı , cepheleştirici , suçlayıcı söylemin, ne tür tehlikeli sonuçlar doğurabileceği, nasıl organize şekilde istismar edilebileceği, Türkiye’yi karanlık günlere sürüklemek için nasıl kullanılabileceği Kılıçdaroğlu’na yapılan linç girişimiyle ortaya çıkmıştır. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu "Terör örgütü PKK’nın suikast girişiminde bulunduğu tek liderdir..." Kılıçdaroğlu, kamuoyunu önünde şeffaf bir şekilde yaşayan, kibarlığı, beyefendiliği, kucaklayıcı, barışçı bir söylemle siyaset yapan, devlet tecrübesi, terbiyesini hiç elden bırakmamış bir liderdir. Siyasi eleştirileri nedeniyle mahkemelerin verdiği para cezalarını kendi cebinden ödemiş, arka arkaya gelen hukuki olmaktan çok siyasi kararlarla giderek büyüyen para cezalarını ödemek için evini satmış bir genel başkandır. Oğlunu askerden kaçırmamış, Mehmetçik’le birlikte askere yollamış,

Doğu Akdeniz'de Neler Olabilir?

Bir ülke başka bir ülkeye askeri güç gösterisi yapmak istediğinde gelenek olarak deniz donanmasını rakibinin önüne dizer. Bu bir mesaj vermektir. Bak seni her saniye gözetliyorum ve istediğim zaman seni vurmaya hazırım mesajının savaş tarihi açısından anlamıdır. Doğu Akdeniz'de çok ciddi Türkiye'nin karşısında bir hazırlıklar olduğu da bu anlamda son zamanlarda göze çarpıyor.  Fransız savaş uçak gemisi de Gauelle Mart'da Akdeniz'deydi ve 12 Nisan'da Suveyş'e geçti. Şuan ABD Abraham Lincoln savaş uçak gemileri Cebelitarık'a geçti, Doğu Akdeniz'e geliyorlar. 20 Nisan'da diğer gemiler Suveyş'ten Doğu Akdeniz'e geldiler ve Kıbrıs'ın güneyinde 40 gün kalacaklar.  Kime karşı? ABD'li senator Menendez'in GKRY ziyaretinde (Rumlara silah ambargosu kaldırılarak Yunanistan ve GKRY'nin mali olarak askeri güçlenmesine katkı isteyen) Rum liderle görüşmesinden sonra açıklamasında "Türkiye'nin Doğu Akdeniz&#